Rayka Kumru ile ilişkiler üzerine
4 Eylül Dünya Cinsel Sağlık Günü'nü özel ve güzel bir sohbetle selamlıyoruz.
Okuma süresi: 5 dakika
Selam, nasılsınız? Dantel İlişkiler’in 34. sayısına hoş geldiniz. 🥤
Bu sayıda çok özel şahane bir konuğum var: Rayka Kumru. Tanımayanınız yoktur diye düşünüyorum çünkü kendisi 10 yılı aşkın süredir cinsel sağlık ve cinsellik eğitimi alanında çalışan uzman ve ödüllü bir seksolog ve cinsel sağlık iletişimcisi. Rayka’yı, 4 Eylül Dünya Cinsel Sağlık Günü’nün bu yılki teması olan ilişkiler hakkında konuşmak için davet ettim ve sağ olsun kabul etti o da.
4 Eylül Dünya Cinsel Sağlık Günü, Dünya Cinsel Sağlık Derneğinin 2010 yılındaki bir çağrısıyla ortaya çıktı. O zamandan bu yana cinsel sağlığa dair farklı konular hakkında toplumsal farkındalık oluşturmak amacıyla 4 Eylül kutlanıyor dünya çapında.
Dünya Cinsel Sağlık Derneği demişken, Rayka’nın bu kurumdan 2023’te bireysel kategoride “cinsellik eğitimi alanında mükemmeliyet ve yenilik” ödülünü aldığını biliyor muydunuz? Gurur duyuyoruz efenim. 💫
Rayka’yla 2020 yılının sonunda tanıştık. Attığım bir mail önce bir tanışıklığa, sonrasında hala devam etmekte olan bir birlikte çalışma deneyimine ve ziyadesiyle, güzel bir arkadaşlığa vesile oldu. Bunun için kendimi çok şanslı ve mutlu hissettiğimi her fırsatta dile getiririm. İyi ki tanışmışız diyorum buradan kendisine ve iyi ki buradasın!
Siz de iyi ki buradasınız okuyucular, iyi okumalar dilerim.
Tuğba
4 Eylül Dünya Cinsel Sağlık Günü’nün bu yılki teması ‘ilişkiler’ olarak belirlendi ve #Pozitifİlişkiler vurgusu ön plana çıkarıldı. Sence pozitif ilişkiler yaşamak ne demek ve bunun senin hayatında nasıl bir karşılığı var?
Pozitif ilişkiler yaşamak öncelikle içinde kendimiz gibi olabildiğimiz ilişkiler yaşamak demek bence. Bu, işin en temeli ve bence yeterince çok konuşmadığımız bir konu. Güvende olduğumuz, kendimizi ifade edebildiğimiz, baskı altında olmadığımız, tatmin olduğumuz, bizi geliştiren… Bunlardan bazıları en temelde olması gereken ve tartışmaya açık olmayan şeyler gibi geliyor; güvende hissetmek gibi. Uzman şapkamla cevap verdiğim zaman, tüm bunların her ilişkide farklı şekiller alabileceğine vurgu yapmak istiyorum.
Güvenli ilişkilerin ortak çok özelliği, olmazsa olmazları var, fakat bir yandan da birçok şey birer spektrumda da deneyimlenebiliyor. Yani en güvenli, en sağlıklı, en pozitif bir ilişkiden söz etmek ne kadar mümkün tartışılır. Daha güvenli, daha sağlıklı ve daha pozitif ilişkiler mümkün… Çünkü bunların tanımları, bu kavramlardan beklentilerimiz de değişken ve spektrumda olabiliyor.
Kendi hayatımdan söz edecek olursam… Otantiklik, yani kendim gibi olabildiğim, kendimi tanımama ve ifade etmeme imkan tanıyan, alan açan ve bunu yargılamadan yapan ilişkilerde kendimi yoğun şekilde bulduğum, bu ilişkilere emek verdiğim ve böyle olmayan ilişkilerimi çok sınırlandırdığım bir dönemdeyim. Belki de benliğimin akranlarım üzerinden belirlenmediği, uzun zamandır aynı partnerle olmam ve arkadaş ilişkilerimde çok farklı uçları yaşadıktan sonra neye tahammülüm olmadığını ve neye sonsuz sabrım, vaktim ve enerjim olduğunu daha iyi bilmemle alakalı. İlişkilerimizin güzelliği, heyecanlılığı ve dinamikliği gençlikle çok özdeşleştirilen kavramlar bence. Yaşımız ilerledikçe çok güzel süprizlerin bizi beklediğini görmek çok heyecan verici ilişkiler adına…
İlk soruyu sorarken aklıma son yıllarda yükselen, ‘ilişkilere dair her şey ‘pozitif’ olmalı’ varsayımıyla ‘negatif’ olduğu düşünülen her şeyin tamamen hayatımızdan çıkarılması gerektiğine dair algı geldi. Sence ilişkilerde bazen ‘negatif’ şeyler olabilir mi?
Tabii olabilir. Sadece her şeyin pozitif olduğu ilişkilerden ben kıllanıyorum nedense. Çünkü bu insan olma haline ait bir hal değil bence. Negatiflikten kastım kötü olan değil; mesela tatışmak, yüzleşmek, anlaşmazlıklar… Bunlar da negatif olarak görülebiliyor. Halbuki bunlar bence ilişkileri daha otantikleştiren, daha derinleştiren ve daha güçlendiren şeylere vesile olabiliyor. Kendi deneyimlerimde de çoğunlukla böyle oldu.
Her şey ne zaman sürekli pozitif ki başkalarıyla beraber yürüttüğümüz şeylerde, yani ilişkilerimizde de hep pozitif olsun?
Alanında uzman bir seksolog ve cinsel sağlık iletişimcisi olarak ilişkiler, kişisel sınırlar gibi konulara dair şahane üretimlerini tüm kanalların üzerinden takip ediyoruz. Aynı zamanda Cansu Dengey ile Oldu Mu? isimli süper bir podcaste başladınız ve orada senden (ve sizden) ilişkiler hakkında daha kişisel paylaşımlar dinleme şansı buluyoruz. Bu iki alanın kesişimine dair bir sorum var: İlişkiler bağlamında hiç, uzman kimliğinle ürettiğin, ama kişisel hayatında uygulayamadığını ya da eksik kaldığını hissettiğin şeyler oluyor mu? İlişkilerde iletişim, sınırlar, beklentiler gibi konular açısından mesela…
Terzi söküğünü dikebiliyor mu diyorsun yani :) Valla bazen dikemiyor, söküğe aval aval bakıyor, bazen de o sökükten şaheser yaratıyor. Ben de, uzman olan ya da olmayan diğer herkes gibi insanım.
Entelektüel anlamda bir bilgiye sahip olmakla, bunu pratik edebilmek arasında bazen kısa bazen de upuzun köprüler olabiliyor. Bilgi tutumlara, tutumlar da otomatik olarak davranışlara aktarılmayabiliyor; pratiğe ihtiyacım var herkes gibi. Evet, sahip olduğum bilgi sayesinde birkaç adım önden başlayabilirim bazı yarışlara fakat avantaj sağlamadığı durumlar da oluyor.
Kendimi zamanında çok manipülatif ilişkilerin içinde bulduğum, başkasından duysam hızlıca güvensiz olarak kategorize edebileceğim durumları kendi hayatımda kodlayamadığım oldu elbette. Elbette diyorum çünkü bu benim için çok önemli bir farkındalık ve uyanış olmuştu. Bilmek demek, dokunulmazsın demek değil; bu da aslında insansın demek. Özellikle feminist alanlarda bu verdiğimiz ‘fire’lerden konuşmanın da önemli olduğunu düşünüyorum. Feministsin diye asla şiddet içeren bir durumda olmayacaksın, hemen oradan çıkabileceksin diye bir kural maalesef yok. Ama böyle ek bir beklenti var. Bu da aslında yine bir şeylerin sorumluluklarını bize geri yüklemiyor mu?
Sadece ilişkiler ya da cinsel konularda değil, hayata dair birçok konuda akılla tutum arasında tutarsızlıklarda bazen yakalıyorum kendimi. Yakaladıkça gerisi halloluyor bir şekilde bence.
Önceki soruyla bağlantılı olarak şunu da merak ediyorum: Çalıştığın alan ve bu alandaki varlığın, sosyal ilişkilerini ve insanlarla ördüğün bağları nasıl etkiliyor?
İlişkilerimin ne zaman ve kimle ördüğümle alakalı sanırım. Çalıştığım alan ilişki örüntülerinden sonra çıkageldiyse, bu alanın çok etki ettiğini düşünmüyorum o ilişkime. Zaten vardım, o insanlara göre her zaman aynı Raykayım gibi geliyor. Yetişkinliğimde örmeye başladığım ilişkilerimin bir kısmına vesile oldu çalıştığım alan. Ama önceki sorularını cevaplarken bahsettiğim o otantikliğe ulaşılamayanlar devam etmedi. Çok sağlam örgüler örüldü ama…
Neredeyse on yıldır beraber olduğum partnerimle kariyerimin çok başında tanıştım. Bence bunun biraz etkisi var ilişkimizin örülme biçiminde. Seksolog Rayka değil, sadece Rayka olarak tanıştım onunla. Çalıştığım alanı cinsellik alanı olarak değil de, iyi olduğum, ciddiye aldığım ve kalbime denk olan bir alan olarak değerlendirdiği için de cinsellik değil de, zooloji olsaydı da bence pek bir farkı olmayacaktı bu ilişki özelinde gibi hissediyorum.
İlişkilerde sana en çok ilham veren ve seni en çok zorlayan şeyler neler?
İlişkilerde bana en çok ilham veren şey, güvenli şekilde zorlanmanın insanı ve o ilişkiyi ne kadar dönüştürebileceği. Bu sürecin ne kadar emek istediği; bazı ilişkilerin o emeği ne kadar hak ettiği. En zorlayan şey de, o emeği hakkıyla verebilmek.
Son olarak, dantel sever misin Rayka? :)
Dantel severim. Bit pazarlarında, antikacılarda… Ama en çok da kıyafetlerin altında.
Rayka’ya sorularımı içtenlikle yanıtladığı için bolca teşekkür ediyorum. 💞
Sayıyı kapatırken buyurun yorumlara diyorum: Sizin için pozitif ilişkiler yaşamak ne demek ve pozitif ilişkilerin hayatınızda nasıl bir yeri var?
Sohbetimizi sevdiyseniz sayıyı beğenmeyi ve paylaşmayı unutmayın. Haftaya görüşürüz.
Dantel İlişkiler’i Instagram’da takip etmek ister misiniz?
Emeğinize sağlık çok güzel bir röportaj olmuş👏👏 Rayka hanıma bayılıyorum💜 Pozitif ilişkilerde Rayka hanımın dediği gibi kendin olabilmek ve baskı hissetmemek çok değerli diye düşünüyorum ve her zaman açık iletişim olmazsa olmaz diyorum😉